BİYOGRAFİK VAN GOGH
Sophie Collins * Nepal Yayınları
Yıldızlı gecesi, ayçiçekleri, kesik kulağı ve meçhul ölümü ile hayatı ve eserleri oldukça popüler olan Hollandalı ressam Vincent Van Gogh’u mercek altına alan eğlenceli bir kitap Biyografik Van Gogh.
Grafikler eşliğinde ressamın hayatını, ailesini, yaşadığı dönemin önemli ayrıntılarını ve Van Gogh’un ölümünden sonra olan ününü ve daha fazlasını oldukça ayrıntılı ve şematik ele alan kitap tam anlamıyla ressamın hayatını didik didik ediyor.
İlk bölüm ressamın kişisel hayatını ele alıyor, Vincent Van Gogh’un doğumundan başlayarak ölümüne kadar olan yaşamı, soy ağacı, yaşadığı romantik ilişkileri, sürekli meslek değiştirip sonunda ressam olması, ailesi ile ilgili sorunları, kardeşi Theo ile olan yakınlığı, yaşadığı evleri ve komşularını, dönemin sanat camiası, sağlık sorunları ve ölümü, resimler, tablolar ve grafiklerle sayfalara aktarılıyor.
İkinci bölüm ise Dünya adını taşıyor. Vincent Van Gogh’un kurduğu ilişkiler, bağlantıları, arkadaşlıkları, sarı evi, sıkça ve fazlaca içtiği absent ve kulağını kemesi yine grafikler ve çizimlerle ele alınıyor.
“Kendi kendinin bir yerini kesmek o kadar nadir görülen bir durumdur ki medikal ders kitaplarında bu Van Gogh Sendromu olarak geçer.”
Üçüncü bölüm ise çalışmaları başlığını taşıyor. Bu bölümde Van Gogh’un sanat üretimine odaklanılıyor. Yaptığı resimlerin yıllara göre oranı, tuvallerinde kullandığı boyalar ve miktarları, kullandığı boyaların zehir miktarları bile ele alınıyor, çünkü Van Gogh boyaları yediği için bünyesine zehir aldığı düşünülmektedir. Bunun dışında Van Gogh’un 1885 tarihinde yaptığı Patates Yiyenler, 1888 Ayçiçekleri, 1889 Yıldızlı Gece, 1889 Selvili Buğday Tarlası resimlerinin analizi yer alıyor.
“Tablolarım satmıyorsa bu konuda yapabileceğim bir şey yok. Ancak gün gelecek, insanlar tablolarımın boya masrafından daha değerli olduğunu anlayacak. 1888”
Son olarak ise Mirası başlıklı bölüm yer alıyor. Vincent Van Gogh’u ressamlığını tanımlayarak başlayan bölümde, onun hangi akımlardan etkilendiği ve üretim alanları inceleniyor. Ölümünden sonra artan ünü yıllara göre grafiklerle anlatılıyor. Vincent Van Gogh’un uzun zamandır karşımıza çıkan birçok üründe, bardak, tişört, kalem, defter, bardak altlığı vs. gibi, olan etkilerini ele alan bölümde Van Gogh’lu absent şişesi dikkat çekiyor. Tabi ki yazar, Amsterdam’daki Van Gogh Müzesi’ne de değinmeyi ihmal etmemiş. Son olarak bu konuyla ilgili bizde bir derleme yapmıştık, sinemada Van Gogh başlığıyla filmleri ele alınıyor.
Kitap tasarımı oldukça keyifli, kapakta kullanılan krom turuncu ise Van Gogh’un paletindeki en zehirli renklerden biri, böyle ufak ayrıntılar tasarımları değerli kılıyor. İçerikteki grafikler, ressamın hayatına genel bir bakış atıp dönemi içerisinde kişisel gelişimine de ayrıntılı bakmaya olanak sağlıyor. Garip ayrıntıların ve magazinsel metinlerin yanı sıra ressamın hayatını oldukça büyük bir mercekle ele alan kitap Van Gogh severlerin gözdesi olacaktır.
Kitapla ve sanatla kalmanız dileğiyle…
Yazan Aylin K.I