İTALYA PADOVA’DA 13.YÜZYILA ZAMAN YOLCULUĞU
VE
RESSAM GİOTTO ZİYARETİ
SCROVEGNİ (ARENA) ŞAPELİ
Floransa’dan İnterRail biletimizle geçtik Padova’ya, İnterRail biletimiz olduğu için kişi başı 10 Euro verdik, eğer biletimiz olmasaydı fiyat uçuyor gidiyor; ulaşım ve maliyeti merak ederseniz Giotto’nun Göz Alıcı Freskleriyle Scrovegni Chapel Ulaşım ve Maliyet yazısına bakabilirsiniz. Geziden önce biraz Giotto’dan bahsetmek istiyorum.
Giotto, resim sanatı tarihine damgasını vuran yenilikçi ressam, sanatçı. Evet Leonardo da Vinci ya da Michelangelo kadar tanınmıyor ama bu Rönesans dâhilerini aslında Rönesans’a hazırlayan ressamlardan biridir Giotto di Bondone (1267-1337). Leonardo da Vinci işte bu kiliseye gidip çizimleri inceleyip eskizler alıyormuş, Giotto’nun yaptığı fresklerin resimlerini. Niye önemli bu adam bu kadar canım derseniz; kısaca düz bir zeminde, yani resimde, iki boyut hissini vermeyi yeniden keşfetmiştir Giotto. Sanat tarihi için önemli olan bu sanatçının, kitaplarda gördüğümüz resimlerini yerinde görmek için Padova’lara gittik. Değdi mi? Kesinlikle!
TrenItalia ile keyifli bir tren yolculuğundan sonra Floransa’dan Padova’ya ulaştık. Tren istasyonundan yürüyerek hostelimizi kolayca bulduk. Hostel seçimlerini zaten genelde istasyona yakın ya da gideceğimiz yere yakın seçince rahat ediyoruz. Padova, Floransa ve Roma’dan sonra çok ıssız ve sakin geldi. Yeşil bir nehrin üzerinden geçtik, taş yollardan yürüdük, etrafta pek insan yok, evler eski ve çok güzeller. Bir anlığına etrafta da kimse olmadığından, geçmişe yolculuk yaptık sandım. Keyiflendim bak yine.
Hostele ulaştık, eşyalarımızı bıraktık çıkarken hostelin sahibi teyze nereye dedi, şapele gideceğimizi söyledik, rezervasyon olmadan giremeyebilirsiniz dedi. Ben tabi bir anlığına çöktüm. Biz şansımızı deneyelim deyip hemen çıktık hostelden. Her zamanki gibi çevrimdışı harita ve Yavuz Alimin yön bulma kabiliyetiyle şapelin yolunu tuttuk. Yolda birkaç insan gördük, genelde bisikletliler, hatta bisiklet için trafik lambası bile vardı. Minik bisikletin olduğu yeşil ve kırmızı trafik lambası sevimli gözüktü gözüme.
Şapele vardık, bilet kısmına gidip sorduk 15 dakika sonra bir kafile olduğunu onlarla girebileceğimizi söylediler, sevindik tabi. Hemen biletimizi aldık, ikimiz için 16 Euro’ya, şapele girmeden bir tanıtım videosu izleyeceğimizi de söylediler. Saatin gelmesini bahçede bekledik. Bahçede modern sanat eserleri vardı bakındık biraz, yorulmuşuz banka oturduk. Bahçe sakin ve huzurluydu, ta ki sivrisinekler ısırana kadar. Bana çok musallat olmadılar da Yavuz Alimi baya sömürdüler. Yavaştan geçtik girişe doğru kalabalıkla birlikte. Önce cam bir odada tanıtım videosu izledik. Şapel ile ilgili bilgiler veren ve içerideki resimler hakkındaki videodan sonra hep birlik şapele giriş yaptık. Burası çok büyük değil o yüzden ziyaretçileri sayı ve dakika ile alıyorlar. Bizim girdiğimiz grup 15 kişiyi geçmiyordu. İçeride kalma süresi ise 20 dakika.
İçeri girince, nereye bakacağımı bilemedim, hepsini tek tek incelemek istiyordum. Fotoğraf makinesini Yavuz Alime verdim ben koptum. Yedi yüzyıl önce burada Giotto elinde fırçasıyla işte bu resimleri yapıyordu. Maviler, altın sırmalar, yıldızlar hepsini inceledim hayranlıkla. 1305 yılında tamamlanan şapeldeki resimlerin 1309-10 ya da 1304-06 yıllarında yapıldığına dair iki ayrı tarih var. Şapelin içindeki tüm resimler dinsel anlatım içeriyor, İncil’in konuları; Meryem’in ailesinin öyküleri, Meryem’in öyküleri ve İsa’nın öyküleri var duvarlarda. Benim en sevdiğim kısım; Giotto’nun İncil’deki yedi erdem ve yedi günahı betimlediği resimler.
Ben böyle incelerken bir gong sesiyle irkildim. Dolmuş 20 dakikamız, herkesle birlikte çıktık. Güzeldi Giotto’yu izlemek, sanat tarihine bir yolculuk yapmak. Süre biraz az geldi bana ama bizden sonra da başka bir kafile girdi. Müze mağazasına girdik neler var hemen bakayım heyecanıyla ama küçük bir tükkandı. Giotto’nun kitapları, baskılı tişörtleri vardı. Kalem koleksiyonuma bir Giotto kalemi ekledikten sonra çıktık şapelden.
Akşam olmuştu artık, acıktık. Merkeze yürüdük, Padova merkezi çok büyük değil ve sanırım insanlar erkenden yemeklerini yiyip yatıp uyuyorlar. Restoranlar doluydu ve hangisine girsek kapatacaklarını söyleyip bizi almadılar. Belli bir saatten sonra müşteri almıyorlarmış. Açlık başıma vurmuş halde ufak bünyemden büyük sesler çıkararak dışavurumsal çalışmalar yaptım ki Yavuz Alim imdadımıza yetişerek bir pizzacı buldu. Karnım doyunca kendime geldim, hostelemize geri yürüyerek geçtik. Bir sonraki durak Venedik…
Şapelin içerisinden çektiğimiz videoyu izlemek için; Giotto Scrovegni Şapeli İtalya Padova
Ulaşım ve Maliyet için; Giotto’nun Göz Alıcı Freskleriyle Scrovegni Chapel Ulaşım ve Maliyet
Yazan: Aylin K. I.