08 Nisan 2019

VERSAY SARAYI

LÜKSÜN VE GÖRKEMİN ŞATOSU

VERSAY SARAYI VE BAHÇELERİ

Özgün adıyla Chateu de Versailles, aslında başlangıçta Fransız Kralı 13.Louis tarafından 1661’de bir av köşküyken 13.Louis’nin oğlu 14.Louis mimar Jules Hardouin – Mansart ile bu av köşküne eklemeler yaparak ve geliştirerek gösterişli bir şatoya Versay Sarayı’na dönüştürmüş. Lüksün ve ihtişamın kralı 14.Louis Fransızlar tarafından Büyük Louis ve Güneş Kralı olarak da anılır. Sarayın simgesinde de altın renkli bir güneş vardır.

Fransa’dan yarım saatlik bir tren yolculuğu ile Versailles’a geldik. Trende uyuyakalmışız temizlik yapan görevli bizi uyandırınca anladık geldiğimizi. Normalde başımıza bir şey gelir diye uyumayız ama o kadar yorulmuşuz ki dayanamamışız.

Saray çok büyük, üç bölüm olarak geziliyor, biletleri de bölümler şeklinde alınıyor. Biz tüm bölümleri gezmek istediğimiz için üç bölümü de kapsayan ikimiz için 55Euro’luk bileti aldık. En çok görmek istediğim yerlerden biri Marie Antoinette’in evi oda üç bölümlük biletin içinde, tabi Madam Pompadour’un ve Montespan Markizinin yaşadığı yerleri de merak ediyorduk.

Bileti alır almaz saraya doğru yürüdük. Onur kapısı çıktı karşımıza altın rengi gösterişli kapı zenginliği ve gücü temsil ederek gelen misafirleri büyülüyor adeta. Saraya girdik başladık içinden gezmeye, giriş ve birinci kattaki 15.Louis’nin kızlarının odası olan Mesdames Apartments, 14.Louis’nin odası, 11 odadan oluşan sarayın tarihini anlatan galeriler ve benim en çok sevdiğim ve beğendiğim aynalı salonu gezdik.

Sarayın içinde her yer işleme ve ince ayrıntılarla bezenmiş, mobilyalar porselen objeler, yatak ve perde kumaşları her şey tek tek incelenecek mükemmel detaylarla süslü. Aynalı salonda yürürken 14.Louis’i andık, istediği buydu şüphesiz, yüzyıllar sonra isminin anılması, gücünü şimdi bile gösteriyor bize, e hakkını verdik kralın.

Sarayı gezdikten sonra gezimizin minicik bir kısmını tamamlamakla birlikte acıkmıştık. Bu yazdıklarımı gezmek saatler aldığından sarayın bahçelerine çıktık, ikinci kısmı gezmeye başlamadan yanımıza aldığımız sandviç, kek ve meyve sularını Versay bahçelerine karşı oturarak atıştırdık.

Enerji depoladıktan sonra bahçeleri gezmeye başladık, daha doğrusu bahçeleri ve koruları. Peyzajları etkileyici, çokça bahçe ve çeşmeler var, isimlerini mitolojiden almış Apollo, Neptün, Baküs, Satürn Çeşmeleri, Ejderha Çeşmesi, Kral Bahçesi, Kraliçe Koruluğu ve Ayna Havuzu ve daha fazlasının olduğu devasa bahçe hem keyifli hem yorucuydu, yanımıza aldığımız atıştırmalıklar olmasa keyfi kaçardı gezinin.

Havuzların bazılarında müzikli su gösterileri oluyor bizde birine denk geldik, oturup dinlenirken keyifli bir gösteri oldu.

Bahçelerden geçerek Grand Trainon’a geldik. Burası 14.Louis’nin aşığı Montespan Markizi için yaptırdığı bina, daha sonraları saray halkı tarafından da kullanılmış, Napolyon Bonapart’da burada birkaç kez kalmış. Yerdeki siyah beyaz karoları pembe sütunları ve bahçesindeki peyzajıyla harika bir yer.

Buradan sonra Petit Trainon’a geçtik, burayı 15.Louis aşığı ve gözdesi Madam Pompadour için yaptırmış. Versay böyle, adına saraylar yaptırılan kadınlarla dolu. Pompadour benim ilgimi sanat tarihi dersinde çekmişti, adına özgü bir pembesi olan bu kadın (Pompadour Pembesi), edebiyata, resme, heykele, porselene meraklı kültürlü sanatçıları destekleyen bir kadınmış.

“Ekmek bulamıyorlarsa pasta yesinler!” dediği iddia edilen Marie Antoinette’in merak ettiğim evine yürümeye başladık. Ancak sadece çiftlik evini görebildik. Tadilatta olduğu için diğer binaları göremedik ve bunu bilet satışta bize söylemeyişlerine hayıflandık. Çiftlik evi çok hoştu, burada işleyen bir ziraat düzeni varmış değirmenler ahırlar, Fransız devriminden sonra bakımsız kalarak ağır hasar almışlar birkaç kere restore edilmiş.

Tabi ki çıkışta hediyelik eşya dükkanına da uğramayı ihmal etmedik, burada Fransız parfümleri, Rokoko tarzında cüzdan, yelpaze, porselen figürler, takılar ve daha birçok hediyelik var. Fiyatları bize biraz fazla geldi bir şey almadık.

Fransız tarihinde Barok ve Rokoko tarzında ufak bir yolculuğa çıktığımız Versay Sarayı gezisi eğlenceli olduğu kadar biraz yorucuydu, sağlam bir yürüyüş kondisyonu istiyor bilginize efem. Eğer gece geç saatlere kadar kalacak olursanız burada saray zamanlarını size yaşatacak gösteriler oluyor ancak biz geziden sonra ayrıldık malum Paris bizi bekler. Paris'ten Versay Sarayına ulaşım ve maliyet yazısına da bakabilirsiniz.

Yazıya ek olarak Beyaz Perdede Versay Sarayı ve Karekterleri yazımıza da bakabilirsiniz.

 

Yazan: Aylin K. I.

Son Eklenenler

AVARE TANRI
KİTAPLARLA SANAT

AVARE TANRI

  •  598
  •   0
  • 17 Ekim 2023
DUMANKARA
KİTAPLARLA SANAT

DUMANKARA

  •  516
  •   0
  • 06 Ağustos 2023
DUL BAYAN BASQUİAT
KİTAPLARLA SANAT

DUL BAYAN BASQUİAT

  •  997
  •   0
  • 08 Nisan 2023
SWATCH SANAT 2023
SANATSAL HEDİYELER

SWATCH SANAT 2023

  •  681
  •   0
  • 31 Mart 2023
PTT KİŞİSEL PUL
SANATSAL HEDİYELER

PTT KİŞİSEL PUL

  •  2295
  •   1
  • 30 Mart 2023
HAYAL VE HAKİKAT
KİTAPLARLA SANAT

HAYAL VE HAKİKAT

  •  765
  •   0
  • 02 Ocak 2023
KUSAMA ÇİZGİ ROMAN
KİTAPLARLA SANAT

KUSAMA ÇİZGİ ROMAN

  •  811
  •   0
  • 10 Aralık 2022
SCHİELE YAKICI BEDEN
KİTAPLARLA SANAT

SCHİELE YAKICI BEDEN

  •  789
  •   0
  • 10 Aralık 2022
ALOŞNAME
KİTAPLARLA SANAT

ALOŞNAME

  •  1011
  •   0
  • 03 Eylül 2022
BİYOGRAFİK VAN GOGH
KİTAPLARLA SANAT

BİYOGRAFİK VAN GOGH

  •  1321
  •   0
  • 20 Temmuz 2022
KIYIDA TEK BAŞINA
KİTAPLARLA SANAT

KIYIDA TEK BAŞINA

  •  869
  •   0
  • Dün;
BETÜL ATLI PLAK KAPAKLARI
SANATLANDINIZ

BETÜL ATLI PLAK KAPAKLARI

  •  1065
  •   0
  • 15 Temmuz 2022

0 Yorum Atıldı

Bu yazı için henüz yorum girilmemiştir

Yorum Yap

BİZİ İNSTAGRAMDA TAKİP EDİN

Instagram